DİYET LİSTESİ SATIN ALMA İŞLEMİ NASIL YAPILIYOR?

1 Paketlerimizden birini seçin
2 Formu doldurun ve satın alın
3 Ön görüşme için sizi arayalım

Diyetisyenlerimiz ön görüşmeden sonra diyet listeniz hakkında bilgi vermek için size yeniden arıyor ve detayları iletiyor.

ÇAĞRI MERKEZİ

Hafta İçi: 09.00-18.00
0262 606 0 160
destek@diyyet.com

Obezite ve Kalp Hastalıkları

Obezitenin kronik seyrini incelediğimide, insan mekanizmasında defektlere yol açtığı, artırdığı, azalttığı veya işleyişini bozduğu hormonlar olduğu görülmektedir. Bu mekanizma ve hormonlar birden fazla mekanizmada görev almakta ve böylece farklı vücut sistemlerini doğrudan veya dolaylı yollarla etkileyebilmektedir. Böylece insan vücut sisteminde her mekanizma birbiri ile ilişkili olmakta birinde oluşan defekt diğer mekanizlarıda etkileyebilmektedir. Obezitenin defektlere yol açtığı mekanizmalara ve hormonlar kardiyovaküler sistemde görev almaktadır. Bu da ikili arasındaki ilişkiyi açıklayabilmektedir. Dünyada prevalansı gittikçe artan obeziteye paralel olarak kardiyovasküler hastalıklar da artmakta ve insan ölüm nedenlerine bakıldığında kardiyovasküler hastalıklar listelerin başında yer almaktadır.

Obezite gibi kardiyovasküler hastalıklarda tüm insan gruplarını (kadın, erkek, çocuk, yaşlı, genç, orta yaşlı) etkilemektedir.Avrupa’da ölüm nedenleri istatistiksel verilere dökülmüştür. Yapılan sınıflandırmalarda 75 yaş altı ölümlerin kadınlarda %42.5’i erkeklerde %38’i kardiyovasküler hastalıklardan kaynaklanmaktadır. Türkiye’de Avrupa ülkelerine yaklaşmış; kardiyovasküler hastalıklar ölüm riski açısından, riski ülkeler arasına girmiştir. Bu duruma obezite prevalansının artmasıda neden olmaktadır. Bu nedenle insan yaşamı için obezite-kardivasküler sistem ilişkisi önem taşımaktadır.

Obez bireylerde vücut yağ dokusu artmaktadır. Artan yağ dokusunun kanlanma ihtiyacını karşılamak için de total kan volümü artar. Böylece adipositlerden üretilen leptin, atriyal natriüretik peptit, renin substrat anjiyotensin gibi hormonlar hiperinsülinemiyi uyarır. Sempatik sinir sisteminin neden olduğu “sodyum retansiyonu” sıvı dengesinde problemlere neden olur. Tüm bunların yanında sol ventrikülün atım hacmi de artmaya başlar ve kardiyak debi artar. Kompansasyon mekanizmaları ve damarlara fazla yüklenme ile hacimsel yük artışı, kalbin yapısını ve işleyişini bozmaya başlar. Kronikleşen bu durumlar ile kalbin “sistolik” ve “diyastolik” işleyişi bozulur. Obezlerde daha çok gelişen “Kronik hipoksi” “Sekonder polisitemi” ye yol açabilir.

Gelişen hemostatik problemler; hareket azalmaları, venöz stoz ve ven trombozu oluşabilir. Bunları takiben pulmoner emboli gelişebilir. Birbirini takip eden bu etki-tepki mekanizmaları obeziteye bağlı uyku apnesinin neden olduğu pulmoner hipertansiyona zemin hazırlar. Pulmoner hipertansiyon sağ ventrikülün yapısını bozar.

Volümün aşırı yükselmesi, adipoz dokudaki kapillerlere kan geçişlerindeki direnç; kan basıncının istemsiz yükselmesine neden olur. Bunların sonucunda bireyde yüksek kan basıncı görülür. Proinflamatuvar sitokinlerinde artışı söz konusu olunca “Sol ventrikül hipertrofisi” gelişir.

Tüm bu problemler; ritim bozukluklarına, fibrilasyona ve ani ölümlere neden olabilmektedir.

Yapılan çalışmalar; Koroner Kalp Hastalığı (KKH) olan bireylerde, obezite faktörünün bütün sebeplere bağlı mortalite için bağımsız risk faktörü olarak kabul edilebileceğini göstermiştir. Koroner kalp hastalığına neden olan; diyabet, lan lipit düzeylerinin artışı, hipertansiyon obezitenin komplikasyonlarıdır.

 

Ayrıca bakınız; 

Bu yazıya kaç puan verirsiniz:

1 kişi oy kullandı

YENİ KAYIT OLUŞTUR

PAROLA YENİLEME

TOP